İnsan Kaynakları ve Tesis Yönetimi Uzmanı Murat Erdoğan, AK Parti hükümetine ve ilgili bakanlıklara sektörün geleceği için acil önlem çağrısında bulundu. Erdoğan, tesis yönetim sektörünün kalıcı kurumsal yapıya kavuşamaması ve kayıt dışı ekonomiyle mücadele edilememesi halinde, hem kamu kaynaklarının ciddi zarara uğrayacağını hem de milyonlarca site ve apartman sakininin mağduriyetinin artacağını belirtti.
Kayıt Dışı Ekonomi Alarm Veriyor
Erdoğan, özellikle tesis yönetim firmalarının artan maliyet baskıları nedeniyle kayıt dışı işlemlere yöneldiğini vurgulayarak, bu durumun sistematik yolsuzluk riskini büyüttüğüne dikkat çekti. Çözüm için ise üç temel adım önerdi:
Aidatlar Neden Yüksek? Gizli KDV Yükü!
Erdoğan’ın açıklamalarında en dikkat çekici başlıklardan biri de site aidatlarındaki artışın perde arkasıydı. Erdoğan, potansiyel vergi numarasına sahip olmalarına rağmen site ve apartman yönetimlerinin vergi mükellefi sayılmaması nedeniyle, hizmet alımlarında ödedikleri %20’lik KDV'yi geri alamadıklarını ifade etti.
Bu kayıp, doğrudan aidatlara yansıyor ve vatandaşın cebinden ekstra ödeme çıkmasına neden oluyor.
Ayrıca Erdoğan, bazı kötü niyetli firmaların, site yönetimlerine fatura kesip tahsilat yaptıktan sonra bu faturaları iptal ederek hem devleti zarara uğrattığını hem de site sakinlerinin dolaylı yoldan yüksek aidat ödemesine sebep olduğunu kaydetti.
"Aidatların yükselmesinin temel nedenlerinden biri geri dönüşü olmayan KDV yüküdür. Bu durumun önüne geçilmesi için Maliye Bakanlığı'nın ivedi adım atması gerekmektedir." – Murat Erdoğan
Kat Maliklerine Yeni Haklar Şart
Kat Mülkiyeti Kanunu’na da değinen Erdoğan, 73. maddenin müteahhitlere uzun yıllar boyunca site yönetiminde tek taraflı söz hakkı verdiğini ve bu durumun ciddi mağduriyetlere yol açtığını belirtti.
Önerisi ise net:
Tebligat Yükü Hafifletilmeli
Site toplantılarının iadeli taahhütlü mektupla duyurulması zorunluluğunun yöneticilere ciddi maliyetler getirdiğini vurgulayan Erdoğan, bu konuda da değişim önerdi:
Erdoğan sözlerini şöyle tamamladı: "Tesis yönetim sektörünün şeffaf, sağlıklı ve sürdürülebilir bir yapıya kavuşması için bu düzenlemelerin bir an önce hayata geçirilmesi şarttır. Bu sadece sektörün değil, milyonlarca vatandaşın hakkının korunması için de büyük önem taşımaktadır."